Parçanın ismi: “Bendir”. Parçada kullanılan ritimler Nubia[[dipnot1]] geleneksel müziğinden esinlenilmiştir. İcracılar çaldıkları ritimler ve oluşturdukları kombinasyonlar aracılığıyla çöl yaşamını çağrıştırmaya çalışmaktadır.
İcracılar:
Glen Velez ve Layne Redmond. Velez ve Reymond dünyanın çeşitli coğrafyalarındaki farklı “frame drum” (daire şeklindeki vurmalı çalgılar) gelenekleri üzerine uzmanlaşmış iki ünlü perküsyoncudur. Çalışmalarında geleneksel ritmik kalıpları kendi poliritim anlayışlarıyla, tonal kombinasyonlarla ve çalma teknikleriyle birleştirmektedirler. Bütün bunların yanında, “frame drum” ailesinin kökenleri ve tarihi üzerine de araştırmalar yapmaktadırlar.
Kaynak:
Parça Glen Velez’in Handdance albümünden alınmıştır.
Kullanılan enstrümanlar:
Bendir (iç kısmında çap uzunluğunda bir tel bulunan 14’’ Fas Bendiri), Pandero (İspanya kökenli, zilsiz, 18’’ daire)
Transkripsiyonun amacı:
Bu transkripsiyon “frame drum”lar aracılığıyla elde edilebilen çok boyutlu sesleri görselleştirmeye ve bu parçadaki poliritmik icranın bir şemasını çizmeye yönelik bir denemedir. Çalışma aslen bir ödev olarak hazırlandı fakat ritmik yapılara nasıl yaklaşılabileceğine dair bir örnek oluşturmak amacıyla Bgst Müzik birimi içerisindeki perküsyon çalışmalarında da bu çalışmadan yararlanıldı.
“Bendir” aslen on dakikalık bir parçadır fakat transkripsiyon yalnızca ilk üç dakikayı içeriyor. Görselleştirme hedefini daha etkili bir şekilde gerçekleştirmek için üç boyutlu grafikler kullanmak daha uygun olabilirdi, fakat bu çalışmada yer alan transkripsiyonun kendisi de bir çeşit şema oluşturup ve bu şema kompozisyonun akışıyla ilgili bir fikir edinmemize yardım edecektir. Kullanılan grafikler ise, karmaşık ritmik kalıplarının akışına tonal organizasyon, iki el arasındaki koordinasyon ve kalıpların kendi içindeki dinamik değişiklikler bakımından bir görsellik kazandırmayı hedefliyor.
Transkripsiyonda bazı işaretler ve harfler kullanıldı. Hangi elin hangi vuruşta kullanıldığı da yine transkripsiyonda belirtildi. Elimizdeki malzeme işitsel bir malzeme olduğu için bu tür bilgiler Glen Velez’e ait “frame drum” metotlarındaki bilgilerden yararlanılarak transkripsiyona eklendi.
.
Transkripsiyon ve grafiklerde kullanılan simgeler:
D (Düm) davul üzerindeki bas ton. Sağ elle vurulur.
T (tek) davuldaki en tiz ton, genellikle sol elle vurulur.
t (tek) T ile aynı ton olmakla beraber genellikle gizil bir vuruştur
S (tokat/slap) davulun merkezine sağ ya da sol elle vurulur
B (süpürme/brush) parmak uçları ya da tırnakların derinin yüzeyine sürtülmesiyle elde edilen bir ses
S+B tokattan süpürme hareketine geçiş olarak kullanılan bir vuruş
Satırlar
- Birinci Pandero
- İkinci Pandero
- Üçüncü Pandero
- Bendir
BENDİR
PANDERO
ANALİZ
Poliritmik yapının analizi
Parçadaki ilk ritmik kalıp panderoyla çalınmaktadır. Kalıp temel olarak 12 dörtlük notadan oluşuyor. Kalıp dokuz kez çalınıp dinleyicide bir ritim duygusu oluştuktan sonra yine panderoyla çalınan ikinci bir kalıp giderek artan bir yoğunlukla duyulmaya başlıyor. Bu ikinci kalıp temel olarak iki dörtlük notadan oluşuyor. İki kalıbın ölçüsel organizasyonlarının birbirlerine oranı ilk bakışta birbirine uygun görünse de, iki kalıp bütün halinde dinlendiğinde poliritmik bir yapı duyulmaktadır. Bunun nedeni şudur: ikinci kalıpta yer alan güçlü vuruşlar birinci kalıptaki güçsüz vuruşlarla aynı ana denk geliyor. Parçayı dinlerken birinci kalıba yoğunlaşıldığında algılamada herhangi bir sorun yaşanmıyor, çünkü bu kalıp hala baskın konumda. Fakat ikinci kalıp dinlenmeye çalışıldığında her bir kalıbın başladığı ve bittiği yerler konusunda bir kafa karışıklığı yaşanabiliyor.
Üçüncü kalıp hemen ikici kalıptan sonra başlıyor. Bu kalıbın girmesiyle poliritmik yapı güçleniyor. Üç kalıp birlikte bir süre çalındıktan sonra birinci panderoyla çalınan birinci kalıp yavaş yavaş geri çekiliyor ve duyulmaz oluyor.
Birinci kalıp çekildikten sonra ölçüsel uzunlukları ve vurgu yerleri birbiriyle uyumlu olan ikinci ve üçüncü kalıpların bir arada düzenli bir kombinasyon oluşturdukları daha rahat anlaşılıyor. On ölçü boyunca (bu ki kalıbın kendi iki dörtlük ölçüleriyle) ikinci ve üçüncü kalıp birlikte çalınıyor ve birdenbire dördüncü bir kalıp duyulmaya başlıyor. Bendirle çalınan bu kalıp da birinci kalıp gibi on iki vuruştan oluşan karmaşık bir ritim. Bendirin iç yüzeyinde bulunan telin çıkardığı cızırtı da ritme eşlik ediyor. Birinci, ikinci ve üçüncü kalıpların bir arada oluşturdukları kombinasyondan farklı olarak, dördüncü kalıbın güçlü vuruşları ikinci ve üçüncü kalıpların güçlü vuruşlarıyla aynı zamana denk geliyor. Başka bir deyişle, bu son hareketle icracılar 12 vuruşluk ritimlerle iki vuruşluk ritimlerin birleşiminden oluşan yeni bir kombinasyon yaratıyor. Bütün bu süreç şu şekilde özetlenebilir:
Karmaşık kalıp---poliritmik yapının başlaması----poliritmik yapının yerleşmesi---poliritimden daha ahenkli ve basit bir kombinasyona yumuşak geçiş---ahenkli yapının yeni bir karmaşık kalıp eklenerek güçlendirilmesi.
Grafiklerin analizi
Bendir kalıbına ait ilk grafikte, iki elin de etkin olduğunu ve bu yüzden birbirlerinden ayrılmalarının zor olduğunu görebiliriz: ritmik akış içinde birbirlerini tamamlamaktadırlar. Grafik, bu iki ele ek olarak telin titreşiminin yarattığı sesin kalıp boyunca sürdüğünü de göstermektedir. Bendir kalıbına ait ikinci grafikte ise benzer bir çıkarım dinamikler açısından yapılabilir: ritim kalıbının ritmik ve dinamik organizasyonuna iki el eşit düzeylerde, bir bütünün iki parçası olarak katkıda bulunmaktadır.
Buna karşın, pandero kalıbına ait grafiklerde iki elin kullanım yoğunluğu arasında bir eşitsizlik olduğu görülmektedir. Birinci grafik, bütün kalıp boyunca -ta en son vuruşa kadar- sol elin yalnızca gizil notaları çaldığını göstermektedir. Oysa diğer bütün farklı vuruşlar sağ elle icra edilmektedir: kalıba ait karakteristik hareketler sağ elle gerçekleştirilmektedir. İkinci grafik de bu çerçeveyle benzerlikler taşımaktadır: sol el son vuruşa kadar belli belirsiz çalmakta, son vuruşta ise güçlü ve kısa bir vuruşla kalıbı bitirmektedir. Sağ el dinamik değişimlerde de belirleyicidir.