Bu toplantıların amacı, Medet- Semah sahnesinde olduğu gibi, yaratılan sahnelere dönük belli analiz eksenleri belirleyerek değerlendirme yazıları veya taslakları oluşturmaktır. Sonrasında ise DB'deki dans yöntemine dair genel anlayış(lar)ı yazıya dökmek hedeflenmektedir.
Yöntem tartışması: Örnekleri tartışırken genel tartışmayı da bir yandan yürütmeyi mi denemeli, yoksa bunu daha sonraya bırakıp geçmiş sahne deneyimlerini örnekler özelinde detaylı olarak anlamaya mı çalışmalı? Sonuç olarak tümevarımsal bir yöntem tercih edildi. Örnekler (tekil dans koreografileri –ör. Mirkut) değerlendirilerek her örnek üzerinden belli değerlendirme kriterleri oluşturulmasına karar verildi.
Bağlam / Context: Mirkut zaten verili bir bağlama – iş – ait bir şarkı olduğu için, dans sahnesinin bağlamının ve anlatısının oluşmasında güçlü bir model olarak çalışıyor. Bu durum, iş bağlamına aşina izleyicinin eserle yakınlık kurmasında da önemli bir gerekçe oluşturuyor.
Anlatı (lyrics): Şarkı sözleri iş, emek, buğday, özgürlük (ve dansta bir karşılığı olmamakla birlikte) gelin temaları etrafında örülmüş epizodik bir yapı arz ediyor. Ancak birbirine nedensellik ilişkisiyle bağlanan ve bir öykünün parçalarını oluşturacak bir epizotlar toplamından bahsetmiyoruz.
Anlatı (dans sahnesi): Dans koreografisi, sabah güneşin doğmasıyla başlayıp gün batımına kadar devam eden bir işi anlatıyor: İş çağrısıyla insanlar yavaş yavaş toplanmaya ve çalışmaya başlarlar; ardından tohum serpme, buğday savurma ya da toprak eşme, dinlenme, biçer-döver vb. eylemlerinden hareketle kurulan iş epizotlarıyla çalışmaya devam ederler; halayla birlikte işe ara verirler ya da hasatı kutlar/kutsarlar; son bir yoğun çalışma epizodundan sonra gün bitimiyle birlikte işi sonlandırırlar.
Dolayısıyla kendi içinde nedensellik bağını takip eden bir dans anlatısı kurulmuş görünmekle birlikte, (şarkı sözleri ile karşılaştırdığımızda) sözlerin sıralanışını ve anlamını birebir takip eden bir dans anlatısından bahsetmiyoruz. Zaten sözlerin akışı ve anlamıyla birebir örtüşen bir dans anlatısı, şarkı sözlerinin yapısı itibariyle nedensellikle bağlanmış olaylardan oluşan bütünlüklü bir olay örgüsünden uzak olacaktı. Örtüşme özellikle sözlerde de hakim olan iş, emek, buğday, gibi temaların dansın anlatısında da merkezi temalar olması ve dansın anlatısının bu temalar etrafında örülmesiyle sağlanıyor. Şarkının başındaki çağrı ve sonundaki şiir bölümlerinde ise sözlerle dans arasında daha birebir örtüşme görüyoruz.
Dansın anlatısının sözlerin anlatısından kısmen bağımsızlaşması Mirkut özelinde problem değilmiş gibi görünüyor. Çünkü, bir iş şarkısı olduğu ve insanlar iş yaparken bu sözleri söylediği için, sözlerin anlatısı ile eylem/dans anlatısı arasında birebir örtüşme olmaması haklılaşıyor.
Mirkut'un eski versiyonunda yer alan ilk bölümün (iş çağrısıyla insanların toplanıp çalışmaya başlaması) artık oynanmıyor olması anlatısal bütünlüğe zarar veren bir duruma işaret ediyor.
Danslaştırma yöntemi: 1) İş eylemlerinin –ör. tohum atma veya toprağı eşme- figürleştirilmesi (FA'dan dansa 3. yöntem) 2) Mirkut'un ilk yorumlarındaki düz sıra kanon (biçerdöver/toprak eşme) cümlesinde olduğu gibi eylemin soyutlaştırılması. (FA'dan dansa 4. yöntem) 3) Verili bir dansın –ör. Bablekan- yorumuyla oynanarak, seçilen bir aksiyona uygun biçimde müzik eşliğinde icra edilmesi (FA'dan dansa 1. yöntem)
Bununla birlikte Mirkut'un yaratım sürecinin fiziksel aksiyon vurgusunun güçlü olmadığı bir dönem olduğunu hatırlamakta fayda var. Enerjik "hareket" yapmayla gerçekten çaba göstererek "çalışma" vurgularının iç içe geçtiği bir yaklaşım söz konusuydu. Yapılan teknik çalışmalar da yöntem olarak daha çok dışsal şekillendirme merkezliydi. Fiziksel aksiyon yaklaşımının sistematize edilmediği bir dönem olması tüm bunları anlaşılır kılabilir. Eğer bir problem saptayacaksak, bunu o dönem yakalanan aksiyon merkezli yönelimlerin üzerine gidilmemesinde arayabiliriz.
Koreografik Yaklaşım: Koreografik tercihlerde "etki" yaratmayı hedefliyoruz. Bu etkinin oluşmasında çeşitli faktörler devrede oluyor: tercih edilen koreografik formların anlatıyla ilişkisi, seçilen bağlamın doğasının (düğün,eğlence, iş vb.) koreografik forma yön vermesi, dinamik-statik ilişkisi, birikmiş alışkanlıklar, müzik duyuşu, seyirci algısını kaale alma (seyirciyi sıkmama), seçilen dansın (örneğin halay) geleneksel formu, icracı sayısı, sahne yapısı (büyüklüğü-küçüklüğü, yukarıdan-aşağıdan seyredilmesi, çerçeve sahne dolayısıyla frontal presentation'ın tercih edilmesi).
Mirkut özelinde ise genel yaklaşımımızı belirleyen kriter, dansçıların sahnede gerçekten gün alnında çalışan insanlar gibi sürekli bir çaba içinde olmaları, gerçekten yorulmaları ve bu yorumun sahnenin dışına geçmesini sağlamalarıydı.
Dolayısıyla solo danslardan ziyade kolektif-birlikte-imece usulü iş yapmayı vurgulayan bir koreografik anlayış oluştu. Koreografinin gelişimi ve farklılaşması ise sözlerin anlatısından çok müzikal duyuştaki (coşkusal akış) değişimle orantılı. Nakarat (ay ay…)/kıta karşıtlığının müzikal duyuştaki karşılığı olan dinamik/statik karşıtlığı koreografinin de bu karşıtlık ekseninde şekillenmesindeki en temel belirleyen oldu. Ay, ay… nakaratının eşlik ettiği telaşlı ve canhıraş çalışma anlarında koreografinin hareketlendiğini ve insanların sahnede koşuşturduğunu diğer çalışma anlarında ise gruplar halinde sabit iş yapma eylemleriyle koreografinin görece durağanlaştığını gözlemliyoruz.
Bize ait gelenekselleşmiş-ezbere dönüşmüş belli koreografik unsurlara, özellikle de sahne/mizansen geçişi sağlayan koşma, dağılma (simetriyi bozmak), süpürme ve yeni sayfa açma, vb. baktığımızda, bu unsurların-alışkanlıkların çoğu zaman tekrar edebildiğini görüyoruz. Bu unsurların Mirkut'taki kullanımını ise daha pozitif bir yere koyabiliyoruz. Çünkü gerek tohum atarak dağılma, ay,ay…lardaki çalışma figürü eşliğindeki dağılma, gerekse dairede içe doğru toplanma örneklerinin tümünde "teknik" ya da "ezber" durmayan, bağlamla ve anlatıyla daha iç içe bir kullanım söz konusu.
Dans-müzik ilişkisi: Tokmak sesi ve ritmi + rap yorumu parçanın bütünündeki hakim duyuşu belirliyor. Dansın anlatısal ve enerji/hız talepleri doğrultusunda müzikte belli revizyonlara gidildi. Örneğin, şarkıya girerken duyulan iş çağrısı ve işin başlaması aşaması, görsel olarak böyle bir ifadenin oluşması için yeterli uzunlukta olmadığından uzatıldı. Ayrıca, şarkının orijinal temposu gerçekten tokmakla yapılan buğday dövme ritmine göre ayarlanmıştı. Ancak bu ritimde dans edildiğinde, gerçekten çaba gösteren ve yorulan insanlar görüntüsünün oluşması mümkün görünmüyordu. Bu nedenle, şarkının temposu albümde ve daha önce danssız konserlerde kullanılan temponun üstüne çıkarıldı. Sahne üstü müzisyen-dansçı ilişkisi ise, doğal ortamdan esinlenerek daha güçlü kurulabilirdi.
Kostüm dramaturjisi: İş imgesi (t-shirt) ile Doğu imgesinin (şal-şepik) bir tür birleşimi. Toprak renklerinin tercih edilmesi hem iş ile hem de toprağın göndermede bulunduğu (yaşam, hayat, emek, vb.) aranabilir.
Dramatik yapı: Bu başlığa dair hazır yanıtlardan ziyade sorularımız var. Bunun en önemli nedeni dans disiplininde dramatik yapıyı nasıl tarif edeceğimize dair net formüllerin olmaması.
Dramatik yapıdan ne anlıyoruz? Bunu dansta nasıl tarif edeceğiz? (Sözel ifade doğrudan kullandığımız bir araç değil, sözün danstaki muadili olan mim-pandomim doğrudan tercihimiz olmadı Mirkut'ta).
Tüm bunların dışında beden aracılığıyla söze gelmeyen, sözü aşan imgeler, ifadeler, duygular da yaratabilirsin. Dansta dramatik yapı kurmak için hangi öğeleri kullanıp, sentezliyoruz. Her sentez, dramatik yapı oluşturur mu?
Toplantılarda konuşulamayan başlıklar:
Toplumsal Cinsiyet
Hareket kalitesi
Işı
Çalışma yöntemi
Arkaplan – eğitim araştırma
Kolektif sahneleme açısından değeri